EL-GANÎ

Hiçbir hâlde, hiçbir zamanda, hiçbir yerde ve hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, tek ve gerçek zenginlik Sahibi olandır Allah. (azze ve celle)


Muhtaç durumda olan ise kullardır. Dünyanın en zengin insanı da olsa mutlaka bir şeylere muhtaç ve bir şeylerden mahrumdur. Bir başka şeye, bir başka insana muhtaç olanın ise zenginliğinin gerçek olduğundan söz edilemez.
Aziz ve Celil Olan Allah, sonsuz hazinelerin sahibidir; geçici zenginlikleri de kullarına verendir. Allah (azze ve celle) verdiği bu geçici zenginlikle de insanları imtihan eder.
Aziz ve Celil Olan Allah'ın Lütfu ve Keremiyle kullarına bağışladığı bütün zenginlikler; duygular; bilgi; ilim; mal; mülk yine O'nun Ganî Adının tecellisi olarak ve O'nun rızası için paylaşılmalıdır.
Böylece Aziz ve Celil Olan Allah, hem sahip olunanı; merhamet, şefkat, sevgi, paylaşma duygularını, bilgiyi, ilmi, mal ve mülkü bereketlendirir hem de Ahirette karşılığını misliyle verir.

"Ey insanlar, siz Allah'a (karşı fakir olan) muhtaçlarsınız; Allah ise, Ğaniy (hiç bir şeye ihtiyacı olmayan)dır, Hamid (övülmeye layık)tır."
(Fatır Suresi 15. Ayet Meali)

Ey bütün zenginliklerin Sahibi!
Ey bütün iyiliklerin Sahibi!
Ey zenginlik Veren!
Ey El Uzatan muhtaçlara!
Ey övülmeye lâyık!
Ey Hamid!
Ey Ganî!
Ey yoluna râm olduğum Allah!

Bütün iyiliklerin Sahibi yalnız Sensin Allah'ım!
Bütün zenginliklerin Sahibi yalnız Sensin!
Bütün hamdler Sanadır!
Sanadır bütün övgüler!
Ebedi Vasfındır Ganîlik Allah'ım!
Muhtaçlık ebedi vasfımızdır!
Muhtaç olan zengin olamaz Allah'ım!
Ganî olamaz muhtaç olan!
Yegâne Ganî Sensin!
Bütün zenginlikler Senindir!
Sendendir bütün zenginlikler!

Senin Fazlın Rahmetin olmadan iyilik sahibi olamaz hiçbir kul!
Adaletin ve Hikmetinle, iznin olmadan hiçbir kul kötülük yapamaz!
Muhtacız biz Senin Kapına Rabb'im;
İhsanına muhtacız;
İkramına muhtacız;
Affına muhtacız;
Korumana muhtacız;
Dostluğuna muhtacız;
Rızkına muhtacız!
Ganî Adınla Rabb'im;
Bize ihsan et!
Bize ikram et Ganî Adınla!
Bizi affet!
Bizi koru!
Hayırlı rızık ver bize!
Bize dost ol!
Dost kıl bizi Kendine Rabb'im!

Busr b. Cuhaş el Kureyşi'den naklen:
"Bir gün Hazreti Peygamber(SallALLAH u Aleyhi ve Selem) avucuna tükürdü;
üzerine parmağını koyduktan sonra şöyle dedi.'Allah Teâlâ buyurdu ki: "Ey insanoğlu! Sen beni nasıl aciz bırakabilirsin ki? Seni buna benzer bir şeyden Yarattım:sonra sana bir düzen ve biçim verip kıvama getirdim. Yeryüzünde yürümeye ve sınırlar koymaya başladın. Mal topladın, kimseye dağıtmadın. Can boğaza gelip dayanınca ‘sadaka vereyim' dedin. Artık şimdi mi sadaka vereceksin?"

Ey bütün ihtiyaç sahiplerinin ihtiyacını gideren!
Ey verdikçe hazinesi eksilmeyen!
Ey Ganî!
Ey Allah!
Bir damla sudan Yarattığını bizi,
Unutturma bize Allah'ım hiçbir zaman!
Bir damla su kadar aciziz şimdi;
Bir damla su kadar çaresiz!
Bu bir damla su kadar aciz kullarına Rabb'im;
Zenginlik Veren Sensin Ganî Adınla!
Bizi ihsan sahibi,
Bizi ikram sahibi yapan Sensin!
İkramınla;
İhsanınla;
Lütfunla;
Ve Ganî Adınla;
Verdiklerinden dağıtmamızı nasip et Rabb'im Rızan için!
Sadaka verenlerden,
İhsan ve ikram edenlerden eyle bizi Ganî Adınla!
HHH
"...Allahü Teâlâ âlemlerden ganîdir." (l-i İmrân Sûresi 97. Ayet Meali)

Ne ibadetlerimize muhtaçsın Sen Allah'ım!
Ne de inanmayanların bir zararı dokunabilir Sana!
Sen Ganîsin Allah'ım!
Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan yegâne Varlık Sensin!
Sana,
Yalnız Sana muhtaç olduğumuzu,
Unutturma Rabb'im, Ganî Adınla!
Senin bize tanıttığın gibi tanımamızı nasip et Seni!
Seni tanımamızı nasip et ki bize;
Tek Kadir-i Mutlak;
Tek Diri;
Tek Koruyan;
Tek Bağışlayan;
Tek rızık Veren;
Tek irşad Eden;
Tek kalpleri Çeviren;
Tek Zengin,
Sen olduğun hakikati bir an bile silinmesin kalplerimizden!
Seni tanıdıkça;
Tanıttıkça bize Kendini;
Rızana yaklaştır bizi Allah'ım!
Bizi Sana dost kıl!
HHH
"Kim Allah'a kavuşmayı umarsa şüphe yok ki Allah'ın tayin ettiği o vakit mutlaka gelecektir." (Ankebut Suresi 5. Ayet Meali)

Lütfunu;
Ganîliğini;
İhsanını,
Müşahede edecek göz ver bize Allah'ım!
Kerem gözüyle müşahede etmemizi nasip eyle Allah'ım nimetlerini!
Öyle ki Sana ne kadar muhtaç olduğumuzun şuurunda olalım!
Şükür kapılarını aç böylece bize Rabb'im!
Böylece bize nimet kapılarını aç!
Peş peşe verdiğin nimetlerle kalbimizde sürur bulutları dolaşsın!
Kalbimizin semasında yayılıp ufkunu sürurla doldursun Açtığın kapılar!
Ve Sana yaklaşmanın sevinciyle;
İhsan ve Rahmetinin ferahlığıyla
Yağsın yağmurlar kalbimize!

"Rabb'im! Beni Müslüman olarak öldür." (Yusuf Suresi 101. Ayet Meali)

Ey âlemlerden ganî olan Allah'ım!
Sen bütün zenginliklerin Sahibisin!
Zenginliğin en zenginliği Zikrin;
Düşmesin dilimden son nefesime kadar!
Son nefesime kadar Senin Güzel Adların dilimden düşmesin!
Sen Ganisin Rabb'im;
Hiçbir şeye muhtaç olmayan yegâne Varlık Sensin!
Rahmetine;
Merhametine;
Rızana;
Affına muhtaç bu kalbi;
Hiçbir şeye
muhtaç olmayan Gani Adınla Rabb'im;
Utandırma Dergâhında!
Yusuf'un (Aleyhisselam) diliyle dua ederim Sana Rabb'im;
Duamı kabul et Dergâhında!
"Rabb'im, beni Müslüman olarak öldür!"
Amin! Amin! Amin!
V'el Hamdülillahi Rabbi'l Alemin